Finans Kontrol Merkezi,Paranın ve gücün merkezi!!!

Finans Kontrol Merkezi,Paranın ve gücün merkezi!!!
Finansal Yönetim ve Eğitimler ile yurtiçinde ve yurtdışında çözüm ortağıyız.

Biz Finans Kontrol Merkeziyiz, Finansın Merkezindeyiz

  • Finansal Danışmanlık
  • Proje Finansmanı
  • Bankalarla oluşan problemlerin çözümü
  • Mevcut teminatları güncellemek
  • Yeni yatırım süreçleri yönetimi nakit finansman
  • Dış ticaretin finansmanı
  • Paran Kadar Konuş Eğitimleri
  • Müşteri istihbaratı
  • Tarım Kredileri ve Devlet Teşvikleri
  • Hibe,Teşvik,Destek
  • Tedarikçi Analizi
  • İstihbarat ve Mali Analiz
  • Sektör ve Pazar Analizi, müşteri araştırmaları
  • Eğitim (Bilanço Analizi,Dış Ticaretin Finansmanı)

31 Mayıs 2014 Cumartesi

Tahmin sanatı, Ekonomi ve Meteoroloji






EKONOMİ VE METEOROLOJİ



Hem ekonomi, hem de meteoroleoji  her ikisi de tahmin sanatı.



Biri bulutları takip ediyor ,Diğeri ise para hareketini.




Bulutları rüzgar yönetiyor ,parayı insan . İnsanı ise algıları ve  psikoloji.




Aslında ekonomi, temelde sosyolojiye yani bireye ve bireyin oluşturduğu topluma bağlı. Bu nedenle iktisatçıların işi bir hayli zor oluyor. İleri vadede insanların ,algı ve tutumlarını  tahmin etmek neredeyse mucize. Zaten sizler de farketmişsinizdir ki , genel temayül tahminlerin tutmadığı yönünde.




Bu şatlarda iktisatçılar ne yapıyor?




Çok basit .Hemen istatistiğe başvuruyorlar.Yani, geçmişteki  insan davranışlarının istatistiği üzerinden hareket ediyorlar.Ekonomiye , istatistik raporu olarak isim vermek de pek yanlış olmasa gerek.Çünkü tüm ekonomik göstergeleri ve grafikleri geçmiş hikayeler  oluşturuyor.




Gelecek hikayelerin temelini bugünden olumlu  yazmak için  beklentiler çok önemli.Olumlu beklenti yaratmak , büyük hedef koymak ,bu hedefe kitleleri inandırmak ,inandırmak için projeler oluşturmak ve en güzeli  2023 yılında Dünya'nın ilk 10 ekonomisi içerisinde yer almak için toplumsal bilinç  oluşturmak.




Tarihin en büyük istatistiğini oluşturacağımıza inanıyorum.9 yıl sonra “DünyaTOP 10 “ listelerinde yer almak bence heyecan verici.Bence gençlere “Dünya TOP10” listesine girme heyecanı aşılanarak hedefe ulaşma heyecanı yaratılmalı.


 


Bu arada , 2023 hedeflerinden   bahsedilirken , Lozan Anlaşmasının' da 2023 yılında süresinin dolduğu ve birçok sorunla kaşılaşacağımız tartışılıyor.Bence şimdiden tartışmak çok erken.1923 yılında Lozan imzalandığında ,Yugoslavya 'nın da sözleşmede imzası vardı  ama artıkYugoslavya diye bir ülke  yok.  Sonuç olarak 2023 yılına kadar  vaktimiz  çok.Daha neler değişecek ? Belki ilk 10 ekonomi hedefini aşıp, ilk 5 ekonomi arasında olacağız.  Kim bilir !






Bilgiyi üreten güce sahip olur...






Tahminleri hedeflemeyelim , hedeflerle beklentileri eşitleyelim….







Sinem Toplan


Finans Kontrol Merkezi


2014


 











KALEKENT BURSA ,


Kalekent  Bursa ,

 

Önce, Kalekent olarak kurulduk. Yeşil Bursa olarak ün yaptık. Otomotivde kendimizi Detroit olarak ilan etmiştik ama vazgeçtik .Artık Türkiye’nin Davos’u  olarak anılıyoruz.Uludağ’da ekonomi zirveleri ile başlangıç yaptık ,Dünya çapında ekonomi zirvelerinin yapıldığı Marka kent olma hayali ile yaşıyoruz.

 

Türkiye'nin sanayi bilançosunu oluşturan Yeşil  Bursa, M.Ö 185 yılında kalekent olarak kurulmuş.Kale duvarlarını  Sultan Orhan döneminde   aşmış ve 1339 yılında ilk Han  olan  Emirhan’ı yaparak ticareti canlandırmış.Şehrimiz  ,aştığı kale duvarlarının ardından, büyümek ve gelişmekte  sınır tanımamış ,  günümüzde   Türkiye'nin 2. büyük ihracatçı şehri  haline gelmiştir.

 

Gelişen Otomotiv sanayisi sebebi ile yıllarca Türkiye'nin Detroit'i olarak anılan BURSA, Detroit'in iflas etmesiyle  bu ünvanını terk etmiştir. Çünkü Detroit , Amerika'nın iflas eden en büyük kenti olmuştur. Bunun yanında Detroit'in   üretim kapasitesi ağırlıklı olarak otomotiv sektörü oluşturmaktaydı. Oysa ki , marka kent olmak yönünde ilerlemekte olan Bursa, Tekstil ,Otomotiv ,Tarım ,Gıda,Makina ve Turizm  sektörlerinin tamamını başarı ile  bünyesinde barındırmaktadır.

 

Yeni dönemde , büyüyen ekonomisi ile Türkiye'nin Davos'u  olarak anılan Bursa,  Marka kent  sürecini bence çok kısa sürede tamamlayacak. Bu hedef için  ihtiyaçlar çok belirgin,

 

*Henüz sadece SPK' ya kayıtlı 18 şirketimiz bulunuyor.Halka açılma konusunda şirketlerimizin yeterli ilgiyi göstermediği  aşikar.Oysa , Halka arz geliri,şirkete ucuz bir kaynak ile büyüme  sağlıyor.,Ayrıca ,Piyasa fiyatı belli olması nedeniyle şirket hisse senetleri teminat olarak gösterilebiliyor.

 

*Türkiye’nin 2. büyük ihracatçısı olan şehrimizde ihracatın %78 ‘i karayolu ile sağlanıyor.Halen tren ,deniz ve havayolu ulaşımları yeterli seviyede sağlanamadı. Tüm ulaşım ve lojistik ağı tam olarak  sağlandığında  Bursa’nın ihracat ve üretimde  1. şehir olacağı şimdiden görünüyor.

 

*Türkiye ekonomisinde  Bursa ilk 3  arasında yer alıyor.Teknoloji ,bilişim ,Ar-ge ve İnovasyon konusunda kendini  aşabilmesi gereken şehrimizde, Teknoloji Transfer Ofislerinin tanınırlığının artması gerekiyor.Kamu-Özel Sektör –Üniversite işbirliği ile reel sektör doğru yazılım ve projelerle doğru yatırımlara yönelebilecektir.Profesyonelleşmek için en doğru yöntem her işi uzmanı ile yapmaktan ve danışmanlardan destek almaktan geçiyor.

 

*Tarım sektöründe ise devlet tarımsal yatırım ve projesi bulunan her üreticiyi her türlü teşvik sistemi ile destekliyor.Mühim olan desteklerin ne olduğunu bilmek ve doğru kullanabilmek. Devlet Üreticilerin danışmanlık hizmeti almasını sağlayarak ve bu danışmanlık faturalarını finanse ederek büyük bir teşvik sağlıyor.Tarımkenti Bursa yeter ki bu teşvikleri kullanabilsin.

 

*Kültür Turizmi günümüzün yükselen değeri haline geldi. 8000 yıl öncesinden bugüne kadar birçok uygarlığı barındıran şehrimizin tanıtımında bugüne kadar çok geride kalmış olsak da artık Osmanlı İmparatorluğu’nun ilk başkenti olan şehrimizin  kıymetinin  farkına vardık.

 

Hem hedef, hem çözüm belli.Bize kalan sadece ;

Ağaca değil Ormana Bakmak!

 

 

Sinem Toplan

Finans Kontrol Merkezi

Serbest Ticaret


Serbest Ticaret Anlaşmaları ,

                                      

Ticari hayatın içerisindeki tüm firmalar bilir ki , karlılık  satın almadaki başarıyla başlar.

İthalatta bize bu avantajı, Gümrük Birliği    yada Serbest Ticaret Anlaşmaları  sağlıyor.

Aynı fırsat ihracatımızda da avantaja dönüşüyor.Bu sefer, karşı ülkede ki ithalatçının vergisel avantajları bizim sattığımız ürün fiyatını rekabetçi ve tercih edilebilir  kılıyor.

Gümrük Birliği avantajları, ticari hayat içerisinde daha fazla tanınırken ,Serbest Ticaret Anlaşması yaptığımız ülkelerden sağlanan avantajlar  piyasa  tarafından tam tanınmıyor. Oysa ki , STA  imzalayan ülkelerin, birbirlerine indirimli gümrük vergileri, kotaların azaltması veya kaldırması ve koruma duvarlarını aşağı çekmeleri gibi kolaylıklar sağlayacak uygulamaları sözkonusudur.STA’larda menşe şartı aranıyor.Gümrük Birliğinde ise serbest dolaşım esas alınıyor.

Şimdilik ,serbest ticaret anlaşması bulunan  ve yürülükte olan  sadece 17 ülke bulunuyor.  Çünkü Türkiye, Sadece Avrupa  Birliği’nin STA müzakereleri yürüttüğü ülkelerle STA imzalayabiliyor.

STA imzalanmış ülkeler  arasında ; Arnavutluk, Mısır ,Şili,Tunus,Ürdün ,Bosna Hersek,  Efta  (İsviçre, Lihtenştayn, İzlanda ve Norveç),, Fas ,Filistin ,Gürcistan ,İsrail, Karadağ, Makedonya, Güney Kore,Morityus, Sırbistan yer alıyor. Suriye ile STA ortaklığımız 2011 yılından beri askıda.

İhracat ve ithalatta  fırsatları yakalayabilmek için STA imzalamış bu  ülkelerin  ürünlerini tercih etmekte fayda var.

Maliyetlerimizin düşmesi ile kaynak verimliliğini artırarak toplumsal refah seviyemiz artacaktır.

Sinem Toplan

2014

sinemtoplan@gmail.com

serbest ticaret anlaşmaları