KREDİ GARANTİ FONU MİKTARI YETERLİ Mİ?

ANAHABER NEFES KREDİSİ

YAPAY ZEKA YAPAY EKONOMİ

YAPAY ZEKA YAPAY EKONOMİ VE ROBOT BANKACILAR

Yapay zeka birkaç sene önce telefonlarımızın bizimle konuşmaya başlaması ile hayatımıza girdi.

”Siri” arkadaşımız oldu.

Yapay zeka gelişimine paralel olarak “ ekonomik sistem” yeniden şekillenir oldu.

Dijital cüzdan ve dijital para dönemi başladı .Yanımızda cüzdan ,  hatta kimlik kartı  taşımaya bile gerek yok.Cep telefonu herşeyi hallediyor.!

İnanılmaz ama gerçek .. Cep telefonumuz  yanımızdaysa  tüm ödemeleri telefondan yapabiliyoruz artık !Örneğin , BKM ekspres devreye girdi. Cep telefonuna uygulamayı indirmek yeterli .EFT saatini kaçırdım diye bir dert kalmadı. Gece yarısı bile  nakit para transferi mümkün hale geldi.Sen karşı tarafa kod gönder ,o kişi kodu herhangi bir bankanın ATM’sine  girsin ve nakit çeksin. Karta ihtiyaç duymadan giriş yapsın ve nakit paraya ulaşsın. Bunlar henüz küçük başlangıçlar..

Son dönemde yapay zeka’ya yönelik  gelişmeleri  anlatan seminer ,tanıtım ve organizasyonlar sık sık yapılır oldu. “Gelecekte kullandığımız ürün ve hizmetin arkasında yapay zekâya dayalı veri merkezli uygulamalar olacağı anlatılıyor.Finansal teknolojiler gelişiyor ve insan istihdamını devre dışı kalıyor.

Yapay zekâ sağlık,savunma, havacılık , hizmet, siber güvenlik alanında yoğun olarak kullanılacak gibi görünüyor.Yani doktora bile gerek kalmayacak .Tahlil ve tetkik veri merkezlerine gidip makianaya girip  sonuç alacağız.

Bankacılık sistemi kendi robotlarını oluşturmaya başladı. Robot müşteri temsilcisi yapıldı. Şubeye gidiyorsunuz karşınızda robot.. Çayı şekersiz, kahveyi şekerli içtiğinizi biliyor ,yatırım tercihlerinize göre seçenekler  sunuyor. Önce  veri tabanı kayıtlarını kontrol ediyor , hisse senedi ,Döviz ,mevduat,tahvil gibi yatırım araçlarına müşteriyi yönlendiriyor. Üstelik sadece gözlerinize bakarak sizi tanıyabiliyor.

Bugünlerde konuşulan herşey  Sanal ,Sanal da yaşanan herşey güzel …

Peki ya , Gerçek dünyada bugünkü geçiş süreci ve adaptasyon nasıl olacak? Yapay zekayı bu ülkede bizim imal etmemiz için neler gerekiyor ?Dünya belki hazırlıklı ama biz hazır mıyız?

1-Kaybolan meslekler yerine yeni meslekler oluşacak ancak bunun için Eğitimli kitleler gerekiyor  ! Bu  eğitimleri sağlayacak öğretmen, okul ve  bütçemiz yeterli mi?

2-Ar-ge çalışmaları gerek ancak Arge finansmanı için ayrılan bütçe daraltıldı .

3-Biz üretemezsek ithal edeceğiz demektir. ...İthalat ile elde edilen yapay zeka ürünleri cari açığı büyütecek hem de istihdam sorunu yaratacak

4-Yeni işgücü sağlayan  robotlar   SGK’ ya prim ödemezse emeklilik sistemi nasıl şekillenecek ? 

5-Otomatik pilot sayesinde azalan şoför istihdamı , inşaat teknolojileri sayesinde azalan işçi istihdamı , yemek tarifi ölçü kodu ile yemek yapan robotlar ve kaybolan aşçılık , çağrı merkezlerinde yok olan insan istihdamı ile kitlesel işsizliğe doğru uzanan bu yolda henüz planımız yok.

6-Blokchain (kayıt zinciri )  sisteminin devreye girmesi ile yok olan muhasebecilik ve diğer meslekler ..

7-Bugünlerde sadece kısa vadeli ekonomik sıkıntılarımızı  konuşuyoruz. Ancak Stratejik plan ve bütçe yapamazsak bugün tartıştığımız gündem konularının çok daha büyükleri ile karşı karşıya kalacağız.

 

 

 

Finansal obezite

https://www.youtube.com/watch?v=ldla7IA2tsM

Çek bizim proje finansman aracımız.biz uzun vadeyi bankalardan değil çekler sayesinde satıcılardan sağlıyoruz.Yani ticaret satıcı finansmanı ile dönüyor.

Yalancı Zenginler ..

Yalancı zenginler Mutluluğu ..

Kendisini zenginmiş gibi gösteren “yalancı zenginler”  ütopyasındayız.. Her kesimde  bir zengin duruş…

Bankta oturuyorum yanımdaki  yaşlı teyze o inanılmaz siyaset bilgisini, tüm zenginliği ile sunuyor bana … Gelen geçeni süzüyor ,kendi üslubu ile insanları yorumluyor ve Kurtuluş savaşından bugüne sanki  Tarih eğitimini yüksek doktora derecesiyle bitirmiş gibi tarih zenginliği sunarak anlatıyor bana ..Oysa her kelime kontrolsüz ,içi doldurulamamış... Yalancı bilgi zenginliğinde Mutluluğa yelken açmış anlatıyor etrafına . . Diğeri itiraz ediyor , tam tersini anlatıyor –miş , -muş cümleleri ile zengin bir birikim sunuyor bizlere ,dedem anlatırdı kesin bilgi diyor. Sessizce dinliyoruz…

Biri geliyor karşıdan ,içindeki  zengin merhamet duygusu ile  yere düşen çocuğu  kaldırıyor ,gururlu ve başı dik . İşyerinde zamanında işlerini bitirmediğini , ödemelerini geciktirdiğini ,  Biraz önce otoparkta haksız olduğu halde  kavga ettiğini unutmuş bir halde kalabalık ortamda ,içindeki  merhametin yalancı zenginliğini sunuyor etrafa,

Bir Yalancı dost  ki , arkadaşının işyeri bilgilerini detayıyla öğreniyor , sırf kendisi de o işi kurabilsin diye

Bir de Para konusu var ki… Yalancı zenginlerin olmayan paraları ..

 

İçleri dolup taşan Lüks restoranlarda yemek yermiş gibi sürekli anlatan ,  arada bir oralarda da boy gösteren

Sokaklarda trafiği tıkayan lüks araçlar konvoyu, çoğu ya banka kredili yada leasingli

Lüks konutlarda yaşam alanı ama vadesi yaşlılığa uzayan borç kredileri ile edinilmiş varlıklı gösteriş

Sınırsız imkan sunan tatil keyfi ,taksitle gidilen tatiller ..

En pahalı telefonlar ,çoğu takas usulü yada borçlanarak alınan ..

Taksitli alışveriş sayesinde edinilen markalı giyim,

Popüler kahve dükkanlarında tüketilen zaman ..

Çok mutlu insanlar olduk ..

Sanal alemde çok nakit , çok likit ,güzel ve görekemli sunduğumuz hayatı gerçek sanıyoruz sanırım..

Gerçekle yüzleşme zamanı gelmiş , geçiyor..

DOLARIN ÜZERİNDEKİ ADAM :BENJAMİN FRANKLİN

Dolar’ın üzerindeki Adam :Benjamin Franklin

Son derece merak uyandıran özgeçmişe sahip olan, onyedi çocuklu bir ailenin oğlu olarak Amerika’da doğan Benjamin Franklin bugünlere ışık tutan sözleri ve eylemleri var. 10 yaşında iş hayatına başlaması , 16 yaşında kitap yayımlaması , Fırtınalı havada uçurtma uçurarak  şimşeğin elektiriksel olduğunu kanıtlaması ve  PARATONERİ icat etmesi , Amerikanın kurucularından olması ve arsa vergilerine verdiği önemle   adını tarihe herşeyi bilen adam olarak yazdırmıştır.  100 usd’ nin üzerinde  Benjamin Franklin fotoğrafları  vardır ve kendisini bugünlere hem portre olarak hem söylemleri ile getirmiştir.

 18. yy da söylediği bazı sözleri bugünümüzü bile tanımlar halde…!

Kendi ağzından söylemleri ;

İnsan paranın sahtesini yapar, para da insanın.”

“Delilik aynı şeyi tekrar tekrar yapıp farklı sonuç beklemektir.”

“Bu dünyada kesin bir şey var ise o da ölüm ve vergidir.”

“Kim seni kendinden daha fazla kandırdı?”

“Görmek kolay, önceden görmek zordur.”

“Hırs ile mutluluk birbirlerini hiç görmezler.”

 

Söylemlerini bugünün şartlarında değerlendirsek halen yaşadığımız dönemi tanımlar halde.

Şu iki söyleme dikkat edersek ;

1.Bu dünyada kesin bir şey var ise o da ölüm ve vergidir.”

2.Görmek kolay, önceden görmek zordur.”

Gerçekten direkt ve dolaylı vergiler ile sistem içinde yorulmuş durumdayız. Vergi bir gerçek ve gereklilik ancak doğru alanlarda yapılandırılmaya ihtiyaç olduğu aşikar.

Vadeli satışın olsa bile peşin ödediğin ,tahsil etmeden ödediğin KDV nin verdiği yorgunluk,

İçlerindeki vergi payı sebebi ile Tükettiğinin 2-3 katı ödediğin faturalar.  Akaryakıt,enerji ,araba vs

Yüksek vergi toplayarak ülke ekonomisini planlamak, yatırım için geliri artırmak kolay bir yöntemdir. En doğru ve en etik olanı normal sınırlarda olan bir vergi ile gereken ve yararı olabilen alanlarda yatırımlar yapabilmektir. Yüksek vergi oranlarına ihtiyaç duyan bir ülkenin ekonomisinin tembelleşmesi, bireylerin vergiye olan güveninin sarsılması kaçınılmazdır

 Görmek kolay, önceden görmek zordur.”

Tüm yatırım hesapları maliyetler ile yapılır vergi hesabından korkulur. Önceden görerek yatırımları yönlendirmek kamu maliyesi ve ekonomi yapıcılarının işi. Üretimin yok olmaya başladığı ,durgunluk dönemini atlatabilmek için tek çare vergi indirimleri  ve metod değişiklikleridir.